Yaşam

Cenazede 'selfie' akımı: Phono Sapiensler!

Geçtiğimiz günlerde, 57 yaşında hayata gözlerini yuman ünlü oyuncu Cihat Tamer’in oğlu Atilla Tamer gözyaşları için toprağa verilmişti. Törende duygusal anlar yaşanırken, sanatçı Turhan Öge'nin Zihni Göktay'la selfie çekme telaşı sosyal medyanın gündemine oturmuş ve kullanıcılardan tepki çekmişti.

Abone Ol

Yeni Şafak yazarı Fatma Barbarosoğlu, "Cenaze selfisi ve yeni insan: Phono Sapiens" başlıklı köşe yazısında, cenaze töreni gibi saygı duyulması beklenilen duygusal ortamlarda dahi 'selfie' peşinde koşturanları eleştirdi...

"DİSTOPİK BİR HİKAYE..."

Sırf ünlü isimleri görmek ve onlarla birlikte fotoğraf çektirebilmek için cenazelere gidenleri eleştiren Barbarosoğlu, “Yirmi yıl önce distopik bir hikâye yazılsaydı ve hikâyede kahramanlarının hiç tanımadıkları kişilerin cenazesine belki ünlü birini görürüm, görür de onunla resim çekerim arzusuyla gittiği tasvir edilseydi, metin zihnimizde metalik bir tat bırakırdı” ifadelerini kaydetti. Bir şehit cenazesinde şehidin tabutu ile selfie çeken imamı anımsatan Barbarosoğlu, “Şehit askerin cenazesinin götürüldüğü aracın içinde selfie çeken imam görüntüsü, aklımı başımdan alan ikinci görüntü oldu. Sonra arkası geldi. Cenaze töreninde, kabristanda selfi çeken insanlar haberleştirildikçe “Kötüyü ortaya getirmeyin, muhakkak bir alıcısı çıkar” sözü yerini muhkemleştirdi” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Atilla Tamer'in cenaze töreninde ortaya çıkan ve tepki çeken görüntülerin yanı sıra, oyuncu Açelya Akkoyun eski eşi Civan Canova’nın tabutunun başında iken orta yaşlı bir kadın yanına gelip “Gülümse!” diyerek Açelya Akkoyun ile selfi çekmesini anımsattı.

YENİ BİR İNSAN TÜRÜ: PHONO SAPIENS

Başkalarının merak ettiği, takip ettiği kişi olmak için sosyal medya kullanıcısı sürekli veri sunmak, sosyal medya fenomeni, içerik üreticisi olarak ya da olmak isteyen kişi olarak, hayatının rakamsal karşılığını hem kendine hem de takipçilerine göstermek zorunda diyen Barbarosoğlu, "Çünkü sanalın coğrafyasında yer tutan bu hayatlar, olmaya değil, onay almaya dayalı hayatlar. Yaşamak için her an hiç tanımadığınız o başkalarının onayını alma zorunluğu... Ruhu sömüren bir hayat ve bu hayatın esiri olduğunun farkında olmayan dijital köleler..." ifadelerini kaydetti.