TBMM'de olaylı geçen Can Atalay oturumunda neler yaşandı? Can Atalay yerine neden şiddet gündeme geldi? Mecliste oturumu Ahmet Şık provoke mi etti? CHP'de Hacı Bektaş-ı Veli'yi anma töreninde protokol krizi mi yaşandı? Kılıçdaroğlu neden sert açıklamalar yapıyor? Fatih Altaylı'dan sonra başka hangi gazeteci hakkında açıklama yapacak? Türkiye'deki ekonomi politikaları doğru yönetiliyor mu? Sevilay Yılman sordu, Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Hasan Sınar, Eski Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu, Gazeteciler Gaffar Yakınca ve Nagehan Alçı Ekol TV'de yanıtladı.

TBMM'DE YAŞANAN OLAYLARIN PERDE ARKASI

Gaffar Yakınca: Biri bana 'Şerefsiz' dese ben o lafı ona yediririm. Gücüm nasıl yetiyorsa öyle yaparım.

Nagehan Alçı: Erkek şiddetinden tiksiniyorum. Ne demek 'O lafı yediririm!' Bu sözler Ahmet Şık'ın ayıbıdır. Şiddet meşrulaştırılamaz.

Gaffar Yakınca: Şiddeti asla savunmuyorum. Ama şiddet birine fiziksel temasta bulunmak değildir. Sözlü şiddet ne demek? Bunu o kadar uzatanlar olur ki 'Yumruk atsa da rahatlasam' dersiniz. Can Atalay oturumunda MHP grubu yoktu. Muhalefet tam kadro orada olsa Can Atalay kararı geçebilirdi.

Prof. Dr. Hasan Sınar: Ahmet Şık eleştirilebilir. Ama milletin seçtiği ve TBMM'de temsili olan bir milletvekili. Her milletvekili gibi onun da konuşma hakkı var ve kürsü dokunulmazlığı da var. Fakat kürsüdeyken arkasından gelip saldırıda bulunuluyor. Ahmet'in uslubu çok sert, hakaretamiz sözler var. Asıl konuşulması gereken Can Atalay. Çünkü seçilmiş bir milletvekilinin temsili engelleniyor. Seçilmiş ir milletvekilinin görevini yapmasının engellenmesi nasıl bir kötücüllüktür ben bunu anlamıyorum.

Dr. Bülent Kerimoğlu: Burada asıl mağdur olan Can Atalay. Yemin etmesi ile ilgili yapılan oturum kavgaya dönüştü ve gündem değişti.

Nagehan Alçı: Fevkalede iğrenç görüntüler. Ahmet Şık'ın sözlerini provokatif buluyorum. Erkek şiddetinden de tiksiniyorum. Bulantı kitabını hatırlattı. Bekir Bozdağ, Meclis Başkanı olarak mikrofonu kapatabilir ve uyarabilirdi. Ahmet Şık, provokatif ve agresif bir kişilik. TİP Genel Başkanı Erkan Baş, hazırlanan bir metni kontrol etti mi? Hassas bir konuda dikkatli davranmadılar. "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" yazıyor ama neredeyse "Egemenlik kayıtsız şartsız şiddetindir" haline geldi. Kimse Can Atalay'ı konuşmuyor. 

CHP'DE PROTOKOL KRİZİ Mİ YAŞANDI?

(İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin sponsorluğunda düzenlenen Hacı Bektaş-ı Veli'yi anma törenlerinde Kılıçdaroğlu, Özel ve İmamoğlu yan yana geldi. Protokolde sadece Özel ve İmamoğlu'nun önüne sehpada su koyuldu.

Nagehan Alçı: İşgüzarlık olarak değerlendiriyorum. Patron olarak kimi görüyorlarsa ona protokol hazırlanmış. Saygı ve vefa yoktur. Bunu çok görürüz.

Dr. Bülent Kerimoğlu:  Sponspor firmalar bu şekilde yapmış olabilir. Ama Özel veya İmamoğlu'nun böyle bir talimat vermesi mümkün değil. Ayrıca bu tarz etkinliklerin siyasi şova dönüşmesi doğru değildir. Orada sıcakta meydanda yapıldı bu etkinlik. Kemal Kılıçdaorğlu Kültür Merkezi'nden bu etkinlikten alınması ve İmamoğlu'nun sponsorluğuna verilmesi olarak algılandı. 

Gaffar Yakınca: Bu korsan bir etkinliktir. Normalde dernek ve kültür kurumları bunu yapar. Herhangi bir belediye bunu yapmaz. 2008 yılından itibaren bu etkinlikte CHP ağırlığı oldu.

Nagehan Alçı: İBB'nin her yere logosunu asmasını doğru bulmuyorum. Hacı Bektaş Veli, bir yudum su ve zeytinle oruç tutmayı, içe dönmeyi temsil eder. 'Ben'i arka plana atan bir temsildir. Ama burada İBB'nin gösteri yapmasını doğru bulmuyorum.

KILIÇDAROĞLU NEDEN SERT AÇIKLAMALAR YAPIYOR?

Nagehan Alçı: Kemal Bey artık isyan durumunda. Biz onu naif biri olarak tanıdık. Ya önceki siyaset döneminde başka biriydi ya da şu an başka biriydi. Normalde genelde dinleyen birisidir. Ama artık sert cevaplar veriyor.

Dr. Bülent Kerimoğlu: Fatih Altaylı'nın ithamlarına Özgür Özel'in cevap vermesi gerekirdi. CHP'nin parti olarak Kemal Bey'e sahip çıkması gerekiyordu.

Gaffar Yakınca: Fatih Altaylı'dan sonra sırada İsmail Saymaz ve Şaban Sevinç'in olduğu konuşuluyor.

Prof. Dr. Hasan Sınar: Kemal Bey, genel seçimlerden sonra siyasi hayatına veda etseydi şu an başka şekilde ona bakıyor olurduk. Ama tekrar kurultayda yarışa girdi. CHP de doğru şekilde değişime gitti. Kemal Bey böyle bir insan değildi. Çelebi biriydi. Bilge ve liderlik eden bir kişi olarak kalmalı. Ama bunun için siyasetten elini ayağını çekmesi gerekir.