Ünlü oyuncu Vural Çelik, geçtiğimiz perşembe günü hayatını kaybetti. Bir süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden Vural Çelik cumartesi günü son yolculuğuna uğurlandı. Bir dönem Avrupa Yakası’nda birlikte çalıştığı senarist, yazar ve oyuncu Gülse Birsel ile oyuncu, komedyen ve müzisyen Ata Demirer’in sevilen oyuncunun cenazesinde yer almaması dikkat çekti. Ünlü oyuncular sosyal medya kullanıcıları ve sanatseverler tarafından vefasızlıkla suçlandı. Gülse Birsel, sosyal medya hesabından Çelik hakkında dikkat çeken satırlar paylaşırken tepkiler üzerine paylaşımını sildi.
Gülse Birsel’in hayatını kaybeden Vural Çelik’e yönelttiği eleştirileri de içeren paylaşımı şöyle oldu:
BİRKAÇ YILDIR CENAZELERE GİDEMİYORUM
Kendi kelimelerimle veda. Birkaç yıldır cenazelere gidemiyorum. (Çözmem gereken, anksiyeteye benzer bir durum.) Bence cenazeler, dini tören bölümünü ayrı tutarsak vefat edenle anıların hatırlanması, yad etmek, veda etmek için vardır. Ben bunu, yazarak yapacağım.
ŞAŞKIN VE ÜZGÜNÜM
Anılarım olan bir iş arkadaşımı çok erken kaybettim. Şaşkın ve üzgünüm. Vural Çelik Avrupa Yakası’nın ikinci sezonunda tek bölümlük bir rol için gelmişti: Kubilay. Çok tatlı bir performans gösterdi. Aşk üçgeni de çok iyi çalıştı. O hafta yukarı kata yapımcıya çıkıp “Mümkünse ben bu karakteri sık sık, hatta belki her bölüm yazmak istiyorum” dedim ve Vural 4 ekibe katılmış oldu.
SETİN ÇOCUĞU GİBİYDİ
Nevi şahsına münhasır biriydi. Setin çocuğu gibiydi. Herkese kendi kendine küser, nedenini bilmediğimiz konulara alınır, sonra barışmak için hediyeler isterdi. Bu hediye konusu setin şakası haline geldikçe “Bu hafta bana ne alıyorsun Gülse?” cümlesiyle girmeye başlamıştı stüdyoya. Güldüğümüz, keyfi yerinde olsun diye hep kollamaya çalıştığımız bir çocuksu ruhtu. Özellikle bana ve Engin Günaydın’a çok nazı geçerdi. Sette biraz da bizi güldürmek için hep oynadığı bir “Mağdur persona”sı vardı. Şenay Gürler’le bir kahve içmeye mi çıkıyoruz, “Vaay tabii sosyete bizi davet etmez”! “Ya kardeşim iki kız dedikodu yapacağız, sen niye geliyorsun?” “Yok yok ben garibanım zaten beni çağırmazsınız, bir kahve ısmarlamazsınız bu fakire, ben hangi parayla kahve içeceğim” filan derken bu sefer abarttığını fark edip onu gülme tutardı.
BİRİNİN BİZİ DURDURAMADIĞI GÜNLERDİ
Setin geleneksel şakalarından biri böylece inşa edildi. Ve ben bu dinamikten “Zenginliğine rağmen hep mağdur hep ezik Gülenay” karakterini yazdım. Vural da nefis oynadı. Birinin bizi durduramadığı günlerdi.
ALINGAN TONLU BİR MESAJ ATARAK AYRILDIĞINI SÖYLEDİ
2008’de, son sezona girerken, ayrılmak istediğini söylediğinde ben de dahil birkaç oyuncu arkadaşım vazgeçirmeye çalıştık. Ücret, çalışma saatleri, senaryodaki yeri gibi şikayetleri vardı. Yapımcılarla konuşup, bana alıngan tonlu bir mesaj atarak ayrıldığını söyledi ve teşekkür etti. Belki benim daha da ısrar etmemi bekledi, bilmiyorum.
Keşke son sezonda da beraber oynasaydık.
VURAL ÇELİK ZEYTİN DALI UZATMIŞTI
Gülse Birsel ile aralarında soğuk rüzgarlar esen Vural Çelik geçtiğimiz yıl yaptığı açıklamada Birsel’e zeytin dalı uzatarak; "Tabii ki olabilir. Üç günlük dünya, ben hata yapmış olabilirim, o hata yapmış olabilir. Önemli olan o hataları unutup o kötü duyguları geçmişte bırakıp önümüze bakmak lazım. Dünya nereye gidiyor? Biz nereye gidiyoruz? Biz 20 yıl önce kadar Avrupa Yakası’nı yaptık. Ben 30 yaşındaydım, şimdi oldum 50. O yüzden kimsenin kimseye küsmesine gerek yok. Zaten bir avuç insanız" ifadelerini kullanmıştı.