Dünya

Savaş çanları çalıyor: Çin, Tayvan’ı işgal etmeye hazırlanıyor!

Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan'ın lideri Lai Ching-te'nin ilk "Ulusal Gün" konuşmasını yapmasından tam 4 gün sonra, Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladı. Çin’in bu tatbikatı Tayvan’ı işgal planının ayak sesleri olarak nitelendirilirken ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Washington’ın askeri tatbikattan endişe duyduğu dile getirildi. Tayvan ise uygun güçleri devreye sokarak egemenliklerini koruyacaklarını vurguladı.

Abone Ol

Tayvan Savunma Bakanlığı’nın sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, saat 08.00'e dek 25 askeri hava aracının Ada çevresinde uçtuğu, bunlardan 16'sının Tayvan Boğazı'nda, tarafların etki alanlarını sınırladığı varsayılan "orta çizgi"nin ötesine geçtiği ve Tayvan'ın "Hava Savunma Tanımlama Bölgesi (ADIZ)" ilan ettiği sahada uçtuğu kaydedildi. Ada çevresinde Çin donanmasına ait 7 savaş gemisinin de tespit edildiği belirtildi. Uçuşlar ve gemi devriyeleri, Çin'in gece saatlerinde Ada çevresinde başlattığı askeri tatbikatın parçasını oluşturuyor.

İŞGAL GİBİ TATBİKAT

Çin ordusu, bu sabah Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladığını duyurmuştu. Çin Halk Kurtuluş Ordusunun Doğu Cephesi Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada, "Müşterek Kılıç-2024B" adı verilen tatbikata kara, hava, deniz ve roket kuvvetlerinden birliklerin katıldığı bildirilmişti. Komutanlık Sözcüsü Li Şi, tatbikatın Tayvan'ın bağımsızlığını savunan unsurlara karşı "güçlü caydırıcılığı" amaçladığını belirtmişti. Tayvan Savunma Bakanlığı da yaptığı açıklamada, "Çin ordusunun irrasyonel ve provokatif eylemi" olarak nitelendirdiği tatbikatı kınarken karşılık için uygun güçleri devreye sokarak egemenliklerini koruyacaklarını vurgulamıştı.

Loading...

ULUSAL GÜN KONUŞMASININ ARDINDAN GELDİ

Tayvan'ın çevresinde abluka oluşturan tatbikat, Ada'daki hükümetin lideri Lai Ching-te'nin ilk "Ulusal Gün" konuşmasının ardından geldi. Lai, 1912'de Çin Cumhuriyeti'nin kurulmasına giden süreci başlatan 1911 Devrimi'nin başlangıç yıl dönümü olan ve Ada'da "Ulusal Gün" olarak kutlanan 10 Ekim'de yaptığı konuşmada, Pekin yönetiminin Tayvan'ı temsil etmeye hakkı olmadığını savunmuştu.

“EGEMENLİK GASBINA KARŞI DİRENECEĞİZ”

Tayvan'da hükümetin devamı olduğunu iddia ettiği Çin Cumhuriyeti ile Çin ana karasında hâkim Çin Halk Cumhuriyeti'nin "birbirinin boyunduruğunda bulunmadığını", bu yüzden Çin'in Tayvan'ı temsil hakkı olmadığını dile getiren Lai, "ilhaka ve egemenlik gasbına karşı direnecekleri" mesajını vermişti. Pekin yönetimi Lai'nin sözlerine tepki göstermiş, Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, "Tayvan'ın egemenliğe sahip olduğu", "Çin ile Tayvan'ın birbirinin boyunduruğunda bulunmadığı" gibi yorumların aynı bağımsızlık anlatısının farklı versiyonları olduğunu, Lai'nin bu sözleriyle bir kez daha Tayvan'ın bağımsızlığı konusundaki inatçılığını ve kendi siyasi çıkarı uğruna Tayvan Boğazı'nda gerilimi yükseltme niyetini ortaya koyduğunu belirtmişti. Çin'in topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık ve egemenlik ihtilafı sürüyor. Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada'nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.

ABD savaş gemisi Tayvan Boğazı'ndan geçti: Çin geçişi baştan sona izledi ABD savaş gemisi Tayvan Boğazı'ndan geçti: Çin geçişi baştan sona izledi

WASHINGTON YÖNETİMİ ENDİŞELİ

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, yaptığı yazılı açıklamada, Çin'in, Tayvan lideri Lai Ching-te'nin "Ulusal Gün" konuşmasına tatbikatla karşılık vermesinin "yersiz" olduğunu ve bu tür "askeri kışkırtmaların" gerilimi tırmandırma riski taşıdığını vurguladı. ABD'nin, Çin ordusunun, Tayvan Boğazı ile Tayvan Adası çevresinde yaptığı müşterek askeri tatbikattan ciddi endişe duyduğunu aktaran Miller, Çin'i itidalli davranmaya ve bölgede barış ile istikrarı sarsabilecek eylemlerden kaçınmaya çağırdı. Miller, "Çin Halk Cumhuriyeti'nin faaliyetlerini takip etmeyi, ortak kaygılarımızla ilgili müttefik ve ortaklarımızla yakın iletişimde olmayı sürdürüyoruz” ifadesini kullandı.