Türkiye günlerdir, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolan ve ardından cansız bedenine ulaşılan Narin Güran soruşturmasını konuşuyor. Oylum Talu ile Hafta Sonu programına konuk olan Hukuçu Kezban Hatemi, o bölgede yaşanan sorunları ele alarak çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

SORUNU ÇÖZMEK GÜNLER SÜRDÜ

Narin cinayeti hakkında açıklamalarda bulunan Hukukçu Kezban Hatemi, "Narin cinayeti ağır bir travma yaşatıyor ki hepimize, bu sorun toplumun sorunu olmanın ötesine geçti. Bu olayın uzun sürede kodlarını çizemememizin nedeni, bölgeyi tanımamamız. Biz Kürt sorunu vardır, bu sorunu her türlü bulgusuyla ele almamız dediğimizde, bu sorun bu kadar modern hukuk sistemi uygulanan laik Türkiye Cumhuriyeti'nde günlerce sürdü" dedi. 

Nevzat Bahtiyar'ın evinden çuval dolusu eşya alındı Nevzat Bahtiyar'ın evinden çuval dolusu eşya alındı

SORUN ÇÖZÜLMEDİKÇE NİCE NARİN'LERİ KAYBEDECEĞİZ

Aile yapılanması ve aşiretlerin bölgede söz sahibi olmasının önüne geçilmediğini belirten Hatemi, "Örgütlenme biçimi millettir. Bir de millet altı örgütlenme vardır. Bu bölgelerde bu örgütlenme hala devam etmektedir. Bunun sosyolojik adı da aşirettir. Kaderin önüne geçmek, demokratik sosyal hukuk devletinin görevidir. Tam başlamışken bitirilmesi gereken toplumsal görevdir. Bir kürt sorunu değil, Türk'ün sorunudur. Bu sorun çözülmedikçe, bakın nice Narin'leri kaybedeceğiz. Aşiretler artık büyük şehirlerin içerisinde aynı töre kurallarını, aynı geleneksel yapıyı, aynı kültürel kodlara dayanarak idare etmektedir" ifadelerini kullandı. 

Narin'in kaybolduğu gün yapılan paylaşım dikkat çekti! Aileden kimse cevap veremedi Narin'in kaybolduğu gün yapılan paylaşım dikkat çekti! Aileden kimse cevap veremedi

COĞRAFYAYI BİLEN İDARECİLER OLMASI LAZIM

Güneydoğu bölgesine hakim olan idarecilerin bölgeye daha çok hakim olması gerektiğini belirten Hatemi, "Burada inanılmaz birbirine bağlılık ve bağımlılık vardır aileler arasında. Kendini güçsüz hissettiğin o coğrafyayı çok iyi bilmek lazım. Toplumsal örgütlenmenin temeli kültüre ve töreye dayanmaktadır. Bunu çözmek zorundayız. Bunun idrakinde olan hakim, savcılar Güneydoğu'nun sorunlarını bilen bürokratlar, idarecilerin olması lazım. Bu vakayı sıradan bir olay gibi ele alamazsın. Ceza Usül Kanunu maddeleriyle hemen çözemezsin. İnanılmaz bir bağımlılık vardır. O yüzden buna sabır gereklidir. Toplumsal baskılarda, sivil toplum örgütleri bilinçli bir şekilde olayları dinlemeleri, anlamaya çalışmaları, yardımları çok önemlidir" ifadelerini kullandı.  

Narin Güran cinayetinde flaş gelişme: Anne hastaneye götürüldü; diş ölçüsü alındı Narin Güran cinayetinde flaş gelişme: Anne hastaneye götürüldü; diş ölçüsü alındı

BU CİNAYET BİRÇOK HUKUKÇU TARAFINDAN ÇÖZÜLMÜŞTÜR

Sosyal medyanın yanlış kullanıldığını belirten Hukukçu Kezban Hatemi, "Medyanın çok büyük sorumluluğu var, maalesef bu sorumluluğun bilincinde değil. Birimizin ak dediğine birimiz kara diyor. Dolasıyla birbirine bağımlı hale gelmiş, birlikte hareket eden toplumlarda bunları çözmek kolay değildir. Bu cinayet birçok hukukçu tarafından çözülmüştür ama faili ve işleyiş tarzını anlamanız gerekir" dedi. 

EN BÜYÜK SORUN AŞİRET YAPISIDIR

Coğrafi sorunları ele alan Kezban Hatemi, "Narin cinayetinde toplumsal bir infial yaratılarak, bütün devletin güçleri, sivil toplumlar, muhalefet ve iktidar hemen hemen aynı partiler aynı bilinçtedir. O bölgenin coğrafyasına bakın, bizim şehirlerimizde sokak isimleri; çiçek, böcektir... O bölgede şehitlerimizin faali meçhullerinin isimleri vardır. Acılı bir coğrafyadır, sorunları vardır. O sorunların içerisindeki en büyük sorun aşiret yapısıdır. Baştakinin sözünden dışına çıkamazlar" ifadelerini kullandı. 

İDAM CEZASI GERİ GELMELİ Mİ?

Oylum Talu'nun "İdam cezası geri gelmeli midir" sorusuna cevap veren Hukukçu Kezban Hatemi, "İdam cezası kaldırıldığı sırada, ben meclise bizzat görüşümü bildirdim. İdam cezası elbet kaldırılsın dedim. Ancak; 2 şey de idam cezası kaldırılmamalıdır. Masum, kendisini iza edemeyecek çocuklarımıza, henüz reşit olamayan çocuklarımıza bir şey yapıldığında idam cezası uygulanmalıdır. Bir de terör suçlarında dedim. Mesela havaalanında uçak beklerken, bombalı eylem sebebiyle sivil halk yok ediliyor. Bu bir terör suçudur. Ama Türkiye'nin o kadar büyük, birbirine geçmiş sorunu var ki. O yüzden tek çocuk katliamlarına idam cezaları gelmelidir. Devlet kendisine karşı işlenen suçları affedebilir. Devlet benim yerime, benim acıma suçu affedemez. Genel idam cezası gelsin istemiyorum" sözleriyle noktaladı.